Bundan tam bir yıl önce 7 Şubat 2013’tarihinde bizler, bir arkadaşımızı kaybederken; dünya, yaşama gönüllü bir insanı, çevre aşığı ve doğa savunucusu Tuğba Erdoğan’ı kaybetti. Bu acı kayıp nedeni ile başta Tuğba Erdoğan’ın yakınları ve arkadaşları olmak üzere tüm Genç TEMA ailesinin acısını derinden paylaşıyoruz.
O günlerde okuduğumuz gazetelerde, izlediğimiz haberlerde ''talihsiz bir kaza sonucu aramızdan ayrıldığı söylenen arkadaşımızın ölümünün ''talih''le değil, ''ihmal'' ile alakalı olduğunu düşünüyor, genç insanların hayatının şansa bırakılmadığı bir dünya istediğimizi vurguluyoruz.
Sevgili arkadaşlar,
Bildiğiniz üzere 2013’ün Şubat
ayında acı bir ihmal sonucu kıymetli dostumuz, kardeşimiz, toprak ve doğa
gönüllüsü dava arkadaşımız Tuğba Erdoğan’ı kaybedişimizin yıl dönümü.
Kendisini kısa zamanda tanımamıza
rağmen hepimizin aklında ve yüreğinde çok iyi yer edinmiş; duruşuyla, karakteriyle,
çalışmalarıyla hepimizin sevgi ve saygısını kazanmış, ancak daha birçok proje ve
buluşmalarımıza katılamadan, belki de çoğu hayalini ve umudunu gerçekleştiremeden
aramızdan ayrılmıştır. Ailesi ve yakınlarının acılarını, bizler de ülkenin dört
bir yanında hissettik, dualar ettik, üzüldük ve bir o kadar da sözlerimizle,
vicdanlarımızla tepki gösterdik. Göstermiş olduğumuz bu tepki, Tuğba kardeşimizin
vefatına sebep olan ihmal ve bu ihmalin sorgulanması amacıyla halen görülmekte
olan davanın henüz sonuçlanmamış olmasıdır. İnanıyoruz ki, bu ülkede adaletin ayağı
topaldır ve ağır ağır eninde sonunda gelecektir. Ancak şu da unutulmamalıdır
ki, geç gelen adalet, gerçekten adalet değildir. Bu tür işletmelerin denetimi
sıkı bir şekilde yapılmalı ve bu tarz işletmelerdeki ihmaller Tuğba gibi pırıl
pırıl genç kardeşlerimizin sonu olmamalıdır.
Bizler sadece toprak ve doğa gönüllüleri
değiliz. Bizler toprak üzerinde yaşayan her insanın yaşam hakkını savunan,
adaleti en dürüst olgunluğu ile temsil eden ve örnek olunması gerekenlere örnek
olmaya çabalayan, öğrenen ve öğreten kocaman bir aileyiz.
Yerel yönetimler ve ilgili
denetim mercileri bu tür işletmelerin eksiklerine halen göz yummakta, gerekli
tedbirleri formalite olarak değerlendirerek önemsememeye devam etmektedirler.
Dikkat edilmelidir ki, maalesef ülkemiz bu tür işletmelerin güvenliği konusunda
Avrupa standartlarının altında yer almaktadır. Mevcut durum böyle iken, AB
yolunda ülkemizin halen kendi toplumuna önce insan odaklı olarak yaklaşmaktan çok
uzakta olması düşündürücüdür.
Son olarak şunu ifade etmek
isteriz ki, belki bu ülkeyi değiştirmeye gücümüz yetmeyebilir, belki sadece
bizimle de olmayabilir, bunun da farkındayız. Ancak elimizden gelen en büyük duyarlılığı
göstererek bu acıların bir daha yaşanmaması, kimsenin yaşamının tehlikeye
düşmemesi için, toprak ve doğa gönüllüsü Tuğba kardeşimizin hafızalardan
silinmemesi amacıyla, “Duyarlılığımızı” göstermek üzere, onun hayalinin peşinde
ve onun adına yakın zamanda bir hatıra ormanı projesi gerçekleştirelim. Haydi,
hep birlikte bunu başaralım, yaşam hakkı için, geleceğimiz için, Tuğba için…
07.02.2014
Tuğba’nın Arkadaşları